Dolar 34,0093
Euro 37,5672
Altın 2.752,99
BİST 9.624,04
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 26°C
Hafif Yağmurlu
Tekirdağ
26°C
Hafif Yağmurlu
Çar 28°C
Per 29°C
Cum 29°C
Cts 24°C

KANAL İSTANBUL İÇİN İTİRAZ DİLEKÇESİ VERDİLER

KANAL İSTANBUL İÇİN İTİRAZ DİLEKÇESİ VERDİLER
30 Aralık 2019 15:20
A+
A-

Trakya Kent Konseyleri Birliği ve Tekirdağ Kent Konseyi Başkanı Yücel Ayaz, “Kanal İstanbul yapıldığı takdirde, Trakya’nın hem ulaşımını, hem de askeri anlamda savunmasını etkileyecektir. Bunun yanı sıra yer altı sularını, tarım topraklarını etkileyeceği tartışmasızdır. Ayrıca, proje sonrası Trakya kısmına ciddi anlamda sanayi ve buna bağlı nüfus transferi olacaktır. Kısaca Trakya’nın bütün coğrafi ve etnik yapısı olumsuz etkilenecektir. Bu proje yapılırsa Trakya’da yaşama alanı, tarım toprağı, orman, yer altı suları kalmayacaktır” dedi.

 

‘BU PROJE YAPILIRSA TRAKYA’DA TARIM TOPRAĞI YER ALTI SULARI KALMAYACAKTIR’

 

Vatandaşlar sabah saatlerinde Tekirdağ Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne giderek bireysel itirazlarda bulundu.  İtiraz dilekçelerinin verilmesinin ardından bir açıklama yapan Trakya Kent Konseyleri Birliği ve Tekirdağ Kent Konseyi Başkanı Yücel Ayaz, “Günlerdir ülkemizde gündeme oturan Kanal İstanbul projesi hakkında ÇED sürecinin başladığı İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü web sayfasında duyuruldu. Trakya Kent Konseyleri Birliği olarak ÇED dosyasını inceledik. Üzülerek söyleyebiliriz ki; raporda projenin Trakya’ya dair yararları veya zararları hakkında hiçbir aydınlatıcı bilgiye ve sağlık etki değerlendirmesine yer verilmemiştir. En basit ifadeyle Kanal İstanbul Projesi Trakya topraklarını bölüyor. Bu kanal yapıldığı takdirde, Trakya’nın hem ulaşımını, hem de askeri anlamda savunmasını etkileyecektir. Bunun yanı sıra yer altı sularını, tarım topraklarını etkileyeceği tartışmasızdır. Ayrıca, proje sonrası Trakya kısmına ciddi anlamda sanayi ve buna bağlı nüfus transferi olacaktır. Kısaca Trakya’nın bütün coğrafi ve etnik yapısı olumsuz etkilenecektir. Bu proje  yapılırsa Trakya’da yaşama alanı, tarım toprağı, orman, yer altı suları kalmayacaktır               “ dedi.

 

“DÜNYADA KANAL ÖRNEKLERİ”

 

Diğer kanallardan örnekler sunan Ayaz, “Bu projeye Süveyş ve Panama Kanalları örnek gösterilmektedir.  Süveyş Kanalının yılda 6 milyar dolar gelir getirdiği ifade edilmekte ve adeta konuya ticari bir kazanım maskesi takılmaya çalışılmaktadır. Oysa, Süveyş Kanalı Akdeniz havzasını Kızıldeniz ve dolayısıyla Hint Okyanusuna bağlayan bir kısa yol müdahalesidir.  Süveyş Kanalı’nın dünya ekonomisine önemli etkileri olmuştur. Kanal bir pencere misali kıtaları birbirine bağlamıştır. Oysa Kanal İstanbul’un yol kısaltmak ve zaman kazandırmak gibi ticari bir avantajı söz konusu değildir. Dolayısıyla ticari gemilerin Süveyş ve Panama Kanallarındaki gibi büyük ücretler karşılığında bu kanalı kullanmasını beklemek beyhude olacaktır” diye konuştu.

 

“BU PROJE ABD PROJESİDİR”

 

ABD’nin Montrö  sözleşmesini baypass etmek için bu projeyi yaptırdığını iddia eden Ayaz, “Montrö Boğazlar Sözleşmesiyle savaş gemilerinin İstanbul ve Çanakkale Boğazından geçişleri ve Karadeniz’de kalış süreleri kısıtlanmıştır. Bu hususu Türk Deniz Kuvvetleri tarafsız ve mükemmel bir şekilde yıllardır uygulamaktadır. Atatürk’ün her konuda olduğu gibi erken öngörüsüyle II. Dünya Savaşı öncesi imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesiyle, Türkiye’nin boğazlar üzerindeki egemenliği kayıtsız şartsız kabul edilmiş ve bu sayede Karadeniz’de savaş süresince büyük deniz savaşları ve ölümler olmamıştır. Dünyada Amerikan Deniz Kuvvetlerinin istediği gibi at oynatamadığı nadir denizlerden birisi Karadeniz’dir. Yakın zamanda yaşanan Ukrayna krizinde ABD Karadeniz’e girememiş ve istediklerini yapamamıştır. Şimdi Kanal İstanbul Projesiyle Montrö Boğazlar Sözleşmesi ABD tarafından baypas edilecektir. ABD savaş gemilerinin Karadeniz’e çok rahat girmesi için yapılan bir projeye alet olmak üzereyiz. Özellikle NATO’ya 2004 yılında katılan Bulgaristan ve Romanya gibi Karadeniz’e kıyısı bulunan ülkelerden ABD’nin savaş gemileri İçin liman talebi olduğu dönemde bu projenin gündeme oturması manidardır” sözlerini kaydetti.

 

“TRAKYALI HEMŞERİLERİMİZ BU PROJEYİ İSTEMİYOR”

 

Trakyalıların bu projeyi istemediğini aktaran Ayaz, “Trakya’daki şehirlerimiz vergi ödeme sıralamasında ön sıralarda yer alırken, sağlık, eğitim, ulaşım gibi konulardaki hizmetlerden en son sıralarda faydalanmaktadır. Bu projenin bugünün şartlarıyla 75 milyar liraya varan ciddi bir bütçesi olacağı ifade edilmektedir. Bu paranın çok az bir miktarının bile akıllıca kullanımı durumunda, bölgede özellikle tarım ve hayvancılık konularında istihdam yaratılabilecek, Trakya’nın ve hemşerilerimizin refah seviyesi artacaktır. Konseyimizin Facebook sayfasında yaptığımız bir ankete katılan yüzlerce hemşerimizin yaklaşık % 90’ı  projeyi istemediğini net bir şekilde ifade etmektedir” dedi.

 

“KANAL İSTANBUL PROJESİ TRAKYA’YA SALDIRIDIR”

 

Kanal İstanbul’ın Trakya’ya vereceği zararları anlatan Ayaz, “Trakya genelinde itiraz dilekçelerimizi, bulunulan ilçede kaymakamlıklara veya il valiliklerine vermeliyiz. Ayrıca, ‘Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki İzin Denetim ve Yönetim Genel Müdürlüğüne’,  TC Kimlik numarası belirtilip açık adres belirtecek şeklinde hazırlanmış dilekçelerin verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Geleceğimize, çocuklarımıza ve torunlarımıza karşı yaşama alanlarımızı savunmak bizim görevimiz ve sorumluluğumuzdur. Kanal İstanbul Projesi Trakya’ya ciddi anlamda saldırıdır. Buna dur demek gerekiyor. Sonuna kadar karşı çıkmak gerekiyor. Trakya olarak yer altı sularına, yaşam alanlarına, tarım topraklarına sahip çıkmak zorundayız. Bu gelecek nesillere karşı bizlerin bir sorumluluğudur. Trakya Kent Konseyleri Birliği olarak çağrımızı yineliyoruz. Tüm oda, dernek, sendika, sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler dilekçe vermelidir. Kent Konseylerinde hazırlanmış örnek dilekçemiz vardır. Herkesi duyarlı olmaya çağırıyoruz. Hepimizin tepki vermesi gereken ortak bir sorun ve çocuklarımıza torunlarımıza karşı boynumuzun borcudur.

” Bu Projeden Bir An Önce Vazgeçilmelidir ”

Yetkilileri ve Parti gözetmeksizin Yüce Meclis’te millet ve vatan uğrunda görev yapmaya yemin etmiş tüm vekillerimizi vicdan ve sağduyu ile konuya yaklaşmaya davet ettiklerini vurgulayan Ayaz; ” Bu projeden bir an önce vazgeçilmelidir. Maddi çıkar ve rant uğruna evlatlarımızın geleceğinin karartılmasına müsaade etmeyeceğiz. Sivil toplum kuruluşlarıyla ve sağduyulu vatandaşlarımızla el ele vererek projenin iptaline kadar mücadele edeceğimizin bilinmesini isteriz. Şehit kanlarıyla bedeli ödenmiş olan vatan topraklarının emperyalizme hizmet edecek biçimde şekillendirilmesine ve rant kapısı olmasına asla müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

”Trakya’da Yaşayan Hemşehrilerimizi İtiraz Dilekçesi Vermeye Davet Ediyoruz”

Bütün herkesi itiraz dilekçesi vermeye davet ettiklerini belirten Ayaz, “Trakya Platformu yaptığı çalışmalar sonucunda hazırladığı ayrıntılı itiraz dilekçesi ile Kanal İstanbul projesinin Trakya ekolojisine ve bölgemizin tüm varlıklarına vereceği zararları bilimsel ve hukuksal olarak saptamıştır. Trakya kent konseyleri olarak Trakya Platformunun itiraz dilekçesini tüm kent konseylerimizle birlikte bakanlığa gönderiyoruz. Trakya’da yaşayan hemşehrilerimizi de itiraz dilekçesi vermeye davet ediyoruz” diye sözlerini tamamladı.

 

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.