KAPIMIZI ÇALACAK OLAN MİSAFİR DEĞİL DEPREM !
6 Şubat 2023 saat 04:17 Kahramanmaraş merkezli 7,7 şiddetinde Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa olmak üzere 10 il büyük bir felaket ile sarsıldı, yıkıldı…
Üzerinden saatler sonra 7,6’lık bir deprem daha.. İçimiz yanarken acımızın üstüne bir acı daha eklendi.. 13 Milyon 500 bin kişi depremden etkilenirken on binlerce vatandaşımızı kaybettik. Yarım kalan hayatlar, hayaller, planlar hepsi saniyeler içerisinde yok oldu.
Deprem bölgesinden görüntü ve bilgiler geldikçe içimiz yandı.. Saatlerce televizyondan gelecek en ufak bir haberi yüreğimiz ağzımızda izledik. Ülkemizin her bir yerinde yardım kampanyaları düzenlendi. Yüreğimizin, düşüncelerimizin, dileklerimizin hepsi ortak ‘’ Daha fazla acı yaşanmasın, yaşamasınlar’’ diye sıralanıyordu.
Deprem ülkesi olduğumuzu ve depremin ciddiyetini acı tecrübeler ederek kabulleniyoruz. Depremin değil binaların öldürdüğünü acı bir deprem deneyimi ile öğrenmiş olduk ve bu ciddiyetin ‘’sonra yapılır, sonra yaparız’’ cümlelerle ertelenemeyeceğine de şahit oldu. Deprem değildi öldüren binalardı…
Ülkemiz fay hatları üzerinde yer alırken deniz kumu kullanmak, malzemeden çalmak ve sırf daha fazla kullanım alanı açılsın diye kolon kesmek nedir?
Müteahhitler az maliyetlere çok paralar kazanma derdinde iken denetleme mekanizmaları ne iş yapıyor?
Enkaz molozlarının içerisinde inşaat imalatında kullanılan malzemeler olması gerekirken deniz kumu, köpük, kaya ve kağıt parçaları çıktı. Para; nesne, yiyecek vs alırken kullanılır, insan canını paraya tercih edemezsiniz !!! Birileri çok para kazanacak diye canlarımızı yakamazsınız, yok edemezsiniz !
Japonya deprem ülkesi olmasına rağmen 9,1 şiddetindeki deprem ve depremlerden hasar almazken bizler niye tuzla buz oluyoruz?
Japonya’nın tahmini nüfusu 126 Milyon 476 bin 461 kişi ve koca ülkede sadece 3 bin 500 müteahhit var iken 85 Milyon nüfuslu ülkemizde 330 bin müteahhit bulunuyor. Aslında bu rakamlar bizlere ‘’Param var binalar yapıyorum’’ demenin ve bu işi yapmanın ne kadar kolay olduğunu gösteriyor.
Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6’lık ikiz depremler sonucunda yaşadığımız acının neden kaynaklı olduğunu da bizlere göstermiş oldu.
Şimdi sırada Marmara depremi var deniliyor ve hızlı bir şekilde hızlanması gerektiği vurgusu yapılıyor.
Peki Biz Tekirdağ olarak ne kadar hazırız?
- Tekirdağ da eski ve yıkılacak kaç adet bina var?
- Olası bir deprem durumunda toplanma alanlarımız neresi?
- Gerekli malzemelerin stoklaması yapıldı mı?
- Tekirdağ da yaşayan vatandaşlara deprem bilinçlendirme eğitimleri verildi mi?
- Tekirdağ da kaç adet bina/yapı imar affından yararlandı?
- Tekirdağ da deprem ile ilgili ne gibi çalışmalar mevcut ve gündeme alındı?
Önümüzde acı bir şekilde Kahramanmaraş örneği var iken ertelenecek 1 günümüz bile yok !